5 Ekim 2013 Cumartesi

1150/İKİ GENELKURMAY BAŞKANI VE İKİ BENZER HÜKÜM!


               TC.

OSMAN TÜRKOĞUZ


TV. İZMİR;05 Ekim 2013/İHANETLER SÜRDÜKÇE 

        İKİ GENELKURMAY BAŞKANI 
                       VE
                                  İKİ BENZER HÜKÜM!

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin Genelkurmay Başkanı Mareşal Mihail Nikoleyeviç Tukhaçhevski(Tuhçevski) Hitler Almanya’sının istihbarat Başkanı Tümamiral Wilhelm Kanaris’tin hazırlamış olduğu düzmece bir belge üzerine kurşuna dizilmişti, Aslında çok cesur, çok bilgili ve de çok akıllı, vatansever bir askerdi. Yirmi altı yaşında General olmuştu. O kurşuna dizilmeseydi Almanya kesinlikle Rusya’ya saldırmazdı.
      Türkiye Cumhuriyetinin Ulusal kahramanı, Terörizm ile ölesiye savaşmış olan Vatansever,Türkiye Cumhuriyetine,Çağdaşlığa, Demokrasiye ve Atatürk İlkelerine yürekten bağlı Genelkurmay Başkanımız Orgeneral İlker Başbuğ da çatma dosyalar ve satılmış kimselerin yardımı ile Terör Örgütü Kurmak ithamı ile yetkisiz bir mahkeme tarafından tutuklanmış ve mahkûm edilmiştir.TSK,Eski bir İmam tarafından Dış ve İç destekle Hadım edilmiştir.
              MOSKOVA, BERLİN VE SİLİVRİ!

OSMAN TÜRKOĞUZ

osmanturkoguz@hotmail.com

İzmir;14 Kasım2009.

MOSKOVA, BERLİN VE SİLİVRİ!                    

“Doğru, bir kelimeye sığar; yalan da klasörlere sığdırılamaz!” Buyurunuz Silivri’deki sallama suç dosyalarına! Ostüzü

“CUMHURİYET’İ Restore ediyoruz!”

Ahmet Davutoğlu, Hariciye vekili olup; Restorasyon/Eskileri yenileme/ sorumlusu.

“Dinsiz, laik Mustafa kemal rejimini değiştirip, Kur’an’a dayalı şeriat devletini kuruyoruz! Halkımız; doya, doya dinini yaşasın diye!

Doç. Sait Bey!

“TÜRK MİLLETİNİN KAREKTERİNE EN UYGUN YÖNETİM ŞEKLİ CUMHURİYETTİR.

Mustafa Kemal ATATÜRK.    

“Dinsiz, laik Kemal Paşa rejimini yıkarak; Kur’an’a dayalı şeriat devletini kurmak için, var gücümle çalışacağıma, namusum ve şerefim üzerine yemin ve kasem ederim!”RTE.

İnternet’te dolaşan RTE andı.      

“Tutturmuşlar LAİKLİK giderse diye; halk isterse tabi’i ki gidecek KARDEŞİM!”

Sayın RTE’NİN İspanya’da kurduğu şato.

Nazi Almanya’sı da Prof. Dr. Papaz Martin Niemöller’in günlüğünden:” Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben Yahudi değildim. Sonra; beni almaya geldiler; benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.    

İLGİ:1-”Siyasi Partilerin Hâkim ve Savcıları ” OTO.

                2-“Anayasa’yı Şeriata Açmak Mümkün mü?” OTO.

                3-“Laiklik Bir yaşam biçimi Olmazmış!”OTO.

                4-“Şeriat Yargısı ve Yargı Şeriatı!” OTO.

                5-“Bir Toplumu ve Tüm İnsanları Kucaklamak!” OTO.

                6--“Bireyin ve Toplumun hafızasını Silmek!” OTO

                7-“Vatan Hainliği Suçları!” OTO

                8-“Silahsız ve Copsuz Militan CUMHURİYET!” OTO

9- “Silahlı Kuvvetlere Müdahale Ulusal felaketlerin Habercisi midir?” OTO

        İsterseniz; önce Almanya’ya uğrayalım. Hitler iktidarı ele geçirdiğinde, Ünlü Mareşal Hindenburk’u O’NUN Tannanberk’teki kurmay başkanı General Lüdendorf’u da kandırarak, onları Alman Silahlı Kuvvetlerini ve Alman Halkını da kullanmasını bilmişti. Önünde; çılgınlığını önleyecek olan toplumsal güçleri, Prof.Dr. Papaz Martin Niemöller’in veciz ifadesinde anlattığı gibi; yok etmiştir.

        Alman Parlamentosu Rayştağ’ı yaktırarak, suçu da Hollandalı bir akıl hastasının üstüne atmıştır.

        “Uzun Bıçaklar Gecesi’nde de, tüm Yahudi mallarına ve iş yerlerine el koydurttu ve beğenmediği tüm kitapları da yaktırdı. Yahudi asıllı Alman Bilginleri, yurt dışına kaçtılar. Bunlardan birisi de Albert Einştayın’dır.

        Sıra Alman Silahlı Kuvvetlerini ekarte etmeye gelmiştir. Daha önce; bir Sarhoş Polis komiserine hazırlatmış olduğu rapora göre; Alman Polisinin üçte ikisini meslekten uzaklaştırmış; yerlerine de Katil Himlerin SS teşkilatından Nazi gençleri atamıştır. Homoseksüel Yzb. Ernest Röhm’ü de bir gece baskınında; yatağında yakaladığı şoförü ile öldürerek,400,000 mevcutlu SA’LARI DA, SS’LERE katmıştır.

        Beklediği bir fırsatı yakalayarak; Alman Genelkurmay Başkanının adını taşıyan bir homoseksüel Emekli Yarbayı tutuklatıp, Genel Kurmay Başkanını homoseksüel diye ordudan attırmıştı.

Gestapo; Prag da bir bombalı saldırıda öldürülen azgın bir Nazi subayının emir ve kontrolündeydi. Gestapo; sevilen iki Generali, güpegündüz, eşleri ile birlikte öldürmüştü.

        Almanya-Polonya sınırındaki, bir Alman kasabasına Polonya ordusunun silah ve teçhizatları ile teçhizatlandırılan mahkûmları getirterek kurşuna dizdirtmiş; kasabanın radyosundan da, Lehçe; Alman işgalindeki bir kasabalarının kurtarıldığını ilan ettirmiş; sözde, yetişen Alman silahlı güçleri işgalci Polonyalıları öldürerek kasabalarını da işgalden kurtarmıştır! Alman ulusal basını ve yabancı basın bu kasabaya getirilerek, yerlerde upuzun yatan Polonya işgalcilerinin ölüleri! İşgale ve tecavüze tanık olarak gösterilmiştir. Dünyayı kandırmak isteyen Hitler; yerlere tabanca ve LAW kartuşu gömecek değildi ya! Hem, o zaman bu LAW fişeği de henüz keşfedilmemişti!

        Alman Silahlı Kuvvetlerinin en çok korktuğu; Sovyet Mareşali Mihail Nikoleyeviç Tuhçevski’-Tukhaçhevski’-nin de, bir kuru imza ile bizzat Mareşal! Jozef Stalin tarafından, NKDV ajanlarınca kurşuna dizilmesi sağlanmıştı. Bu işi beceren Alman haberalmasının başı olan Amiral WİLHELM Kanaris te, Hitler tarafından bir malikâne ile ödüllendirilmiş ve sonunda kurşuna dizilmiştir.  

Gelelim Sovyet Rusya tarafına; iç savaşta; Çar yanlısı Amiral Kolçak’ın yenilmesini sağlayan Çek ordusuna mensup, 50,000 asker; memleketlerine gitmek istedikleri için, ÇEKA tarafından kurşuna dizilmişti.

        Demokrasilerde; iktidarı ele geçirmek için, çoğulcu ve çoğunlukçu bir anlayışla genel seçimler yapılır. En çok oy alan siyasi parti, iktidarın sahibi olur. Halktan; hükümeti kurmak için oy almıştır. Tüm icraatını da Anayasa ve yasaların güvencesi altında, devletin kurum ve kuruluşlarının hizmeti ile yürütmek zorundadır, NAZİZİM, FAŞİZİM VE KOMİNİZİM’DE: GENEL SEÇİMLE YA DA DARBE İLE İKTİDAR ELE GEÇİRİLİR:

        *Hükümet kurulur;

        *Devletin tüm kurum ve kuruluşları ele geçirilir,

        *Devlet memurları ayıklanarak, kendi yandaşları, kilit mevkilere ve her kademeye yerleştirilir,

        *Polis ve gizli polis ele geçirilir,

        *Silahlı kuvvetler ele geçirilir,

        *Yargı da ele geçirilir. Önce susturulur, sonra pusturulur sonra da yargı o siyasi partinin bir kolu olur. Yandaş hâkim ve savcılarla tüm suçsuzlar, suçluluklarını itiraf ederek yok edilir!

        -DEVLET ELE GEÇİRİLİR.

        Kullanılan metotlar hep aynıdır.

        Çeka Lideri Drijinski; tutuklu devrimci liderlerin listesini Lenin’in huzuruna getirir. Listeyi okuyan Lenin, kırmızı kalemle parafe eder. Ertesi günü, Lenin’in huzuruna çıkan Drijinski, böbürlenerek:

        “-Yoldaş Lenin, kırmızı kalemle işaretlediğiniz listedeki tüm hainler, suçlarını itiraf ederek kurşuna dizilmişlerdir!” Tekmilini verir.

Lenin:” ben, o listeyi okuduğumu göstermek için parafe etmiştim!” Der.

        Yirmi altı yaşında general olan ve Sovyetler Birliği Genelkurmay Başkanlığında bulunan Mareşal Tukhaçhevski; Almanya ziyaretinde, yemiş olduğu yemeğin hesap faturasını bir anı olarak imzalamasının bedelini kurşuna dizilmek sureti ile ödemiştir. İmzayı, yapmış olduğu casusluğa karşın,10,000 D.Marklık bir senede dönüştüren Amiral Wilhelm Kanaris, bu kuru imzayı Çekoslovakya Cumhurbaşkanı Dr. Beneş kanalı ile de J.Stalin’e ulaştırmıştır. Moskova duruşmaları başlatılmış. Mareşal Tukhaçhevski, Volga Bölge Komutanlığına giderken, Politbüro’nun emri ile tutuklanarak, Ünlü Lübiyanka cezaevine kapatılmıştır. Bu öyküyü ilgi-1’de anlatmıştım. Sonunda: 3 Mareşal, 13 Orgeneral, 210 General, 209 Amiral ve 30,000 subay, kurşuna dizilmiştir.

        20 Temmuz 1944 Suikast darbesinde; Mareşal Vinslaben ve birçok yüksek rütbeli subay, kasap çengellerine asılarak öldürülmüş, Ünlü Mareşal İrving Rommel’de, intihar ettirilerek, cenazesi devlet töreni ile kaldırılmıştır! (V.Shirer, Nazi İmparatorluğu, 3 cilt)

        Bu işler, hep bu tarzda olmaktadır. Önemli olan, sadece oy vermek ve alkış tutmakla yükümlü olanları kandırabilmektir. Bakınız, Milattan çok, çok önce de; demokrasinin beşiği sanılan Atina’da da ne fırıldaklar çevrilmiştir:

        “Atina şehrinin yönetimine aday olan bir üçkâğıtçı; Atina’nın dışında, elbiselerini parçalayarak, elini ve yüzünü kanatarak, Agora’da halkın huzuruna çıkıp:” Atinalılar, sizlere hizmet etmemi istemeyen halk ve demokrasi düşmanları, beni bu hale koydular. Neyleseler ve nitseler de; benim, siz Atinalı vatandaşlarıma hizmet etme aşkımı engelleyemezler. Öhö! ÖHÖ! ÖHÖ. %47,2 ile de seçimi kazanır. Platon-Eflatun-Devlet şekilleri; MÖ (29-347).

        Demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan ve evrensel hukuk kuralları ile yönetilen ülkemizin son yedi senesine bir göz atar mısınız? Onu da mı bana yaptırmak istiyorsunuz!

AYKIRI KİMSELER PARTİSİ; devlet parasını deve yapmaktan dolayı mahkûm olan Sayın Erbakan’ın elinden iktidar bayrağını alarak iktidar olmuştu. Partilerinin tüzüklerinde ve parti programlarında olmayan derelerden su getirmekle işe başladılar. Nazi, Faşist ve Komünist partilerinin izledikleri yolları izleyerek, devletin tüm kurum ve kuruluşlarını ele geçirdiler. Anayasa Mahkemesince de: ”TÜM LAİKLİK KARŞITI EYLEMLERİN ODAĞI HALİNE GELDİĞİ!” HÜKMÜYLE DE HÜKÜMLENDİLER. Bu hüküm, onların daha da hızlı bir biçimde; aydınlık güçleri ve yargı ve SİLAHLI KUVVETLER mensuplarını sindirme; usulsüz ve yasa dışı metotlarla dinleme ve karalama huylarını destekledi. Dışarıdan aldıkları açık ve seçik önerilerle, TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN HUKUK DEVLETİ NİTELİĞİNİ, HIZLA VE EL ÇABUKLUĞU İLE DUMURA UĞRATARAK; TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ BİR SİYASİ PARTİYE HİZMET ETMEK ZORUNDA OLAN BİR KANUN ve ŞAHIS DEVLETİ HALİNE GETİRDİLER.

        Bir Homoseksüelin, zor altında alındığını itiraf ettiği ifadesi ile darbe komplosu suçu yarattılar. Gizli tanık, postadan çıkmış imzasız ihbar mektupları ile ve bir gece yarısı ekspresi yasası ile de silahlı kuvvetleri mensuplarını tutuklattılar.

Telekızı bilirdik; ondan da aşağılık tele kulağı ileri sürdüler. Ucu açık yargılamalarına, ünlü bir gazetecinin Hanımının Brezilya ziyareti iftirasını da eklediler. Sıranın; Kabil’in Habil’i Ergenekoncuların telkini ile öldürtüp, öldürtmediğinin tespitine kaldığı anlaşılmaktadır. Bunun için de, bir imzasız ihbar mektubunun beklendiğini sanıyorum.

        Mustafa Kemal’in; Samsun’a ve Türk ulusunu kurtarmaya Ergenekoncuların emri ile mi gittiği şüphesini de aydınlatacak, bir vatan haini mektubunun da beklendiğine inanmaktayım.

        Sayın seyircilerimiz; Adolf Hitler, Jozef Stalin, Benito Mussolini, George Bouch ve w.w Bouch süreci tamamlanmak üzeredir.

        Bir silahlı katil sürüsü; Habur sınır kapımızdan, üniformaları ve Gerilla tanınıma uygun davranışları ile içeri alınarak; DÖ FAKTO bir siyasi ve askeri güç olduğu kabul edilmiş ve ayaklarına kadar da bir Türk mahkemesi, helikopter ile gönderilmiştir. Sevr anlaşmasının hükümleri; vatan, millet, Sakarya, birlik, bütünlük ve üniter yapı masalları ile Atatürk’ün kurmuş olmakla övündüğü TBM MECLİSİNE getirilmiştir.

İYİ UYKULAR DİLİYORUM.

İLGİ:   A- İyi uykular ve renkli rüyalar. Oto.

        B- Vatan Hainliği Belgeleri. Oto.

        C- Bir ulusu ve Bir Dini Bölen fetvalar. Oto

        D- Sen, herkesi kör ve aptal mı sanıyorsun. Oto

        E- Anayasa, madde-1.2.3.4 ve 174’üncü maddeleri,

        F- Nutuk, Cumhurbaşkanımız Mareşal Gazi Mustafa Kemal.

 

İzleyiciler

Blog Arşivi