7 Kasım 2012 Çarşamba

857/LAİKLİK;DEĞİL TÜRK'ÜN,İNSANLIĞIN OLMAZSA OLMAZIDIR!

OSMAN TÜRKOĞUZ
osmanturkoguz@ gmail.com                                                                                                                   Çeşmealtı;19Mayıs2010/07 Kasım2012/Ulusun Kahramanlarına!
LAİKLİK, DEĞİL TÜRK’ÜN;
İNSANLIĞIN OLMAZSA OLMAZIDIR!
İnanmayanlarımız olursa; bir zahmet Tarih Dedemize sorsunlar.Din adına yapılan kıyımların hepsini yazmama sahifeler yetmez!Ostüzü.
“Allah, dünya yüzünde kendi iradesini hâkim kılmak için iyi insanları kullanır. Kötü insanlar da kendi iradelerini hâkim kılmak için  Allah’ı kullanır!” Büyük Bilgin Papaz Giardano Bruno,16 Şubat 1600’de Allah ve din adına Roma’da yakılmıştır!
“Bildiğini bilenin arkasından gidiniz,
bildiğini bilmeyeni uyarınız,
bilmediğini bilene öğretiniz,
bilmediğini bilmeyenden kaçınız!” Konfüçyüs
Adam gibi adam olanı seçiniz./Yalınız ve yalınız, Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık yolundan gidiniz!” Başınızın üstüne çıkaracağınız adamların kanındaki ve vicdanındaki cevheri iyice tahkik ediniz!”Anayasal haklarınızı kullanırken de biber gazı yemezsiniz!?Ostüzü
Hıristiyanlıkta olsun, Müslümanlıkta olsun, Allah ve Din adına yakılan ve öldürülen insanlar,Laiklik uygulanmış olsaydı,Yüce Yaratanımızın vermiş olduğu hayatı sonuna kadar yaşamış olacaklardı.Ostüzü.
MS:1095 yılında Katolik Papaz Fakir Götiye ve Papaz Piyer lermit, eşeklerinin üstünde, diyar, diyar gezerek;270 sene sürecek Haçlı Seferlerini başlatmışlardır.1618/1648 yılları arasında Avrupa’yı kavuran savaş ta Hıristanlığın mezhep savaşlarından birisiydi. Yedi yıl savaşı da bir din savaşıydı.Kudüs’teki Kameme Kilisesinin bakımı için Çarlık Rusya Osmanlı İmparatorluğuna baskı yaptığında;Fransa’da yeniden imparatorluk kurmuş olan Üçüncü Napolyon da Katoliklerin oyunu kazanmak için bu oyuna iştirak etmişti.Sonunda 1853 Osmanlı-Rus Savaşı çıkmış;İngiltere,Fransa ve Piyemonte krallığı da Osmanlı safında bu savaşa katılmıştı.Bir inanç kaynağı olan din;insanların gönlünden çıkarılıp ta, Ulema denilen şarlatanların ve politikacıların kullanımına geçtiğinde insanlar biri birlerini öldürürler.Soyut olan din kavramında anlaşamayıp savaşlar çıkartan insan oğulları,somut kavramlarda hemen anlaşabilmektedirler.
 
İsterseniz 06 Ekim 1999 tarihli fazilet takvim yaprağını da okuyalım
“Camiye gitmek kadınlar için (farz) değildir. Tabarani, Mu’cemu’s sagir2/817.
Batman’daki cenaze takipçisi Kara Fatmalara ne denilir!  Resulullah (SAS)Efendimiz buyurdular ki: Cihad ile Cuma namazı ve cenazenin peşinden gitmek kadınlara farz değildir!” Hz. Muhammet, Medine devrinde bir iktidar kavgasına da girmiştir.
Hadislerini yazmamalarını, yazılarak toplanan hadislerini de yakmalarını emretmiştir.
Doğaçlama söylenmiş olan sözlerde çelişkiler de çoktur!
Erkek hurmaların çiçek tozlarıyla hurmalarını döllemeye çalışanlara:

“Hurmalarınızı döllemek için uğraşmayınız!”
Diye emir vermiştir. Bu nedenle de, o sene hurmalar meyve vermeyince; sızlanan halka:“Siz bildiğiniz gibi yapınız. Sizler, dünya işini benden daha iyi bilirsiniz!” Demiştir.Cihad, makro düzeyde üretim aracı olan GANİMET’İ sağlamak için gereklidir.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal:
“YURTTA SULH, CİHANDA SULH!” BUYURMUŞTUR.
Asırlardan beri sürdürülen kanlı savaşları önleyerek İÇ VE DIŞ BARIŞI sağlamıştır.
Pekiyi, bu cihad kime ve niçin? Öncelikle, Türkiye DARÜL HARP BÖLGESİ ilan ediliyor. Kendileri Müslüman, kendileri gibi olmayanlar da “PATATES DİNLİ” OLARAK İLAN EDİLİYOR!
Kafaları ve vicdanları gelişememiş bir yığın, dini çıkar ve siyasal amaç uğruna kullananların eline geçiyor!
Şiddet, dine dayandırılırsa; eylemlerin ucunda cennet vaadi de varsa, cinayetler ve vahşet zevk ve coşku ile yapılır. Din, insan ile tanrı arasında bir yakınlaşma aracı olarak kalmalıdır.
Sosyal ilişkileri, ticareti, eğitimi, politikayı ve devlet yönetimini insan aklı düzenlemelidir.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal’in ışıklı yolundan gidilmelidir. Din; ruh hastalarının, soytarıların, çıkarcıların ve politikacıların oyuncağı olursa; her sapıklığa da uygun ayet ve hadis bulmak mümkündür!
Tarikatların en büyük yasası:
“Şefkat’te güneş gibi ol/Teslimiyette mevta gibi ol/Ayıpları örtmede gece gibi ol/Cömertlikte sular gibi ol/Şeyhine teslimde de kayıtsız ve koşulsuz ol!
Ön koşul olarak ta: ŞEYHİ OLMAYANIN ŞEYTANI OLUR!” yutturmacası ile de tüm gelişmemiş beyinler kilitlenir.
Devlet bir TÜZEL KİŞİLİKTİR! Devletin bir dini olursa, tüm tüzel kişilerinde birer dini olması gerekmez mi? Devletin ille de bir dini olmasını savunan bir Bayana, bir endişemi sununca; sus ve dahi pus olmuştu:
“Pekiyi Hanımefendi; bu Müslüman bir devletin ŞEYİNİ, nerede ve kime sünnet ettireceğiz? Nasıl namaz kıldırıp, nasıl hacca göndereceğiz!”
Laiklik kaldırıldığı zaman; DİN, çıkarların ve aldatmaların odağı haline getirilerek CİHAD, GANİMET ve POLİTİKA’NIN oyuncağı haline getirilecektir.
Sosyal alandaki tüm oyunlarda DİN kullanılacaktır.
Dünya; DARÜLHARP VE DARÜLSULH olarak iki kutba ayrılacaktır. İnsanlık birbirini deliler gibi boğazlayacaktır!
Bu işin başka türlü yönetilmesi mümkün değildir. Tüm deliler ve vatan hainleri  de başımıza veli diyerek türbeleşecektir.
Amma velâkin bu işte,Türkiye Cumhuriyetinin iki Trilyon Lirasını deve yapmak  ve halkımızı masallarla kandırmak kadar kolay olmayacaktır!

İzleyiciler

Blog Arşivi