5 Kasım 2012 Pazartesi

855/TÖVBE/TEVBE/ VE İSTİHFARA DAVET!

                     OSMAN TÜRKOĞUZ
                     osmanturkoguz@gmail.com
                     İzmir; 05 Kasım 2012.
                                          
                                             TÖVBE VE İSTİHFARA DAVET
                              TÖVBE/TEVBE/A.İ.İşlemiş olduğu bir günah veya suçtan pişmanlık duyduğunu bir daha böyle bir şey yapmayacağını Tanrı’ın huzurunda ve Halkın önünde açıklamak.
                          İSTİHFAR: A.İ.Tanrı’dan Günahlarını bağışlamasını dilemek.(Gufran’dan gelir).Çoğulu: İstiğfarat.

                   Hürriyet ve 06 Şubat 2007 tarihli Milliyet Gazetesi, laiklik tartışmasını çok ilginç bir şekilde verdi. Sayfa’nın başına, Cumhurbaşkanımız Sayın Ahmet Necdet Sezer’in, ”70. Yıl uyarısı” başlığını koyduktan sonra; daha büyük harflerle, ”LAİKLİK GÜVENCEDİR.” BAŞLIĞINIKOYDU.
Bunların hangi gün söylediklerinin TAKİYYE olduğunu kestirmek mümkün değildir. Sayın Arınç, o gün için şöyle buyurmuştu: ”Laiklik, vatandaşlarımıza vicdan, dini inanç ve kanaat özgürlükleri konusunda en büyük güvenceyi sağlamıştır. 5. Şubat. 1937 ‘de Anayasa hukukumuza giren laiklik ilkesi ile tüm inançlar teminat altına alınmıştır. Laik düzende herkes, dini inanç ve düşünme özgürlüğüne sahiptir. Bu nedenle, laiklik Türkiye Cumhuriyeti’nin vazgeçilmez ilkeleri arasındadır.”
Sayın R.T.E de, şöyle buyurmuştu: ”BİRLEŞTİRİCİ OLSUN.” Mutlulukla söyleyebilirim ki, milletimiz, cumhuriyetin temel niteliklerini benimsemiş, laiklik gibi hukukun üstünlüğü ilkelerini de içselleştirmiştir. Bütün diğer kurumlarıyla, cumhuriyetimizin de, demokrasimizin de, en büyük güvencesi, işte bu itibarla aziz milletimizdir. Anayasamızda yer almasının 70. Yıldönümünde, bugün laiklik ilkesinin, farklı inanç ve yaşam biçimleri için özgürleştirici bir güvence olarak ne kadar hayati öneme sahip olduğunu çok daha görüyoruz. Laikliği, ayrıştırıcı değil, birleştirici bir ilke olarak yaşatıp, gelecek kuşaklara taşımalıyız.”
 Profesör dr. Maurice Duverger söylemiş: ”POLİTİKACI, GELECEK SEÇİMLERİ DÜŞÜNÜR. DEVLET ADAMI DA, BİR ULUSUN GELECEĞİNİ, YARINLARINI DÜŞÜNÜR.”
Attıkları oyları, milli irade sayılan, evlerinde bir tas çorba kaynatmaktan mahrum bırakılıp, İFTAR ÇADIRLARININ DEMİRBAŞI YAPILAN, KENDİLERİNİ BU HALLERE DÜŞÜRENLERİ BAŞTACI YAPAN, MİDESİNİ VE DAHİ TAKIM TAKLAVATINI DÜŞÜNEN KALABALIKLAR DA, BİR KİLO BULGURU, BİR KİLO NOHUDU DÜŞÜNÜRLER.
Sayın Bülent Arınç: ”Anayasamızın ikinci maddesine atıfta bulunarak: ”Hiçbir zaman dinsizlik anlamına gelmeyen laiklik, her ferdin istediği inanca, mezhebe sahip olabilmesi, ibadetini yapabilmesi ve dini inançlarından dolayı diğer vatandaşlardan farklı bir muameleye tabi kılınmaması anlamına gelir. Laikliğin tanımı dendiği zaman ben bunu anlıyorum.” demiştir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Ahmet Necdet Sezer de: ”Laiklik, Türkiye’nin ümmetçilikten ulusçuluğa, kulluktan yurttaşlığa, bağnazlıktan çağdaşlığa yönelişini simgeler.” Dedikten sonra, laiklik ilkesinin Türkiye Cumhuriyeti’ nin değiştirilemez ilkeleri arasında yerini aldığını “, vurgulamıştır
23.Aralık.2003 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde; Fransa’nın Eski Cumhurbaşkanlarından Sayın Bay Jacgues Chirac’ın laiklik ilkesi ürerine yapmış olduğu konuşması, tam metin olarak, birinci sayfa’da yayımlandı.
”LAİKLİK’İN SINIRLARI DEĞİŞTİRİLEMEZ”.
“Kamusal alanda, türban’ın yasaklanmasını destekleyen Chirac: ”Laiklik, cumhuriyetçi kimliğimizin merkezinde yer almaktadır. Artık, laikliğin sınırlarını değiştirmek söz konusu olamaz demiştir. “(
11).Osman Türkoğuz, Tüm İnsanları Kucaklamak.

Şimdi; Sayın Recep Tayip Erdoğan beyimizin söylediklerini Sıralayalım:”Elhamdülillah Şeriatçıyız!”
“Yılbaşına karşıyım!”
”Hem laik, hem Müslüman olunmaz. Ya Müslüman olacaksın, ya laik. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar. Mümkün değil, ikisi bir arada olamaz.
”Referansımız İslam’dır. Tek hedefimiz İslam devletidir!”
Oğlunun nikâh davetiyesi: ”29 Zilkade 1421”.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir lafı koskoca bir yalan. Egemenlik kayıtsız, şartsız Allahındır!”
Yahu milletin bütünlüğü  “Ne mutlu türküm diyene ile ifadesiyle sağlanır mı? Osmanlı 30’u aşkın etnik grubu, Ümmet düşüncesiyle bir arada tuttu.”
“Bir tutturmuşlar Laiklik elden gidiyor diye. Millet isterse tabii gidecek beee! Sonra nedir bu laiklik Allah aşkına? Bu ne menem şey!”                            Almanya Başbakanına: ”Bana verilen maaş yetmiyor. Sen ne kadar maaş alıyorsun!”
ATATÜRK’E saygı durumunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok!” Her 10 Kasımda yaygara kopartılıyor”,
”İstanbul’u Medine yapacağız!”, Bütün okullar imam Hatip Yapılacak!”
“Sadece imamlar resmi nikâh kıysın!”,
Ben, Millet Meclisi’nin dua ile açılmasından yanayım”
”Cumhurbaşkanı’nın İmam Hatipli olacağı günler yakındır!”,
”Türkiye kendine din olarak Kemalizmi almış. Ve başka dine hayat hakkı tanınmayarak, kitlelere zorla dikte ettirilmiştir!”,
”Türkiye’nin yarınında artık Kemalizm’e ve Kemalizm benzeri rejimlere, sistemlere yer yoktur!”
”demokrasi bizim için bir amaç değil, araçtır. Amacımıza ulaşana kadar demokrasiye bağlıyız!”
“Demokrasi bizim için bir tramvaydır. İstediğimiz durağa gelince ineriz!”
Rize’deki bir Mitingde Rizelilere seslenişi:
“Trenimizi kimse durduramaz. Tren dedim aklıma geldi. Hindistan’ı ziyaret eden Afrikalı bir devlet başkanının bindiği tren aniden durmuş. Sormuşlar, neden? ”Efendim, yolumuzun üstünde bir inek yatıyor. İnekler bizde kutsaldır. Onları rahatsız edemeyiz. Hayvan ne zaman kalkarsa o zaman yolumuza devam edeceğiz. Ne mutlu onlara ki, inek canlı. Bizim yolumuzu kapatan inek ise ölü. Kimse adını da ağza alamıyor. İneği yolumuzdan evvel Allah, sizlerin yardımıyla, artık nasıl olursa, nasıl denk gelirse kaldıracağız!”
“Türkiye’yi eyaletlere bölmek lâzım. Merkezi yönetimin bir takım yetkileri bunlara verilmelidir. Belediye başkanları da bu konuda en yetkili olmalıdır. O bölgelerde eğitim de bunlara bırakılmalı!”
“Türkiye, 25 eyalete bölünmelidir!” Osman Baydemir, Diyarbakır Büyük Şehir Belediye
Başkanı.
       Sayın Bay Recep Tayip Erdoğan Beyimiz; Türk Anayasasına ve Türk Ceza kanunlarına ve Yüce İslam dinine karşı işlemiş olduğunuz suçların ve Günahların bir kısmını yukarıya yazdım.
Türk Hukukunun sizlere vermiş olduğu teminat ve güvenceye sığınarak bu Günahları ve SUÇLARI İŞLEMEYİ SÜRDÜRDÜNÜZ.
Dini ve dahi İmanı bütün bir Müslüman olduğunu dilinizden düşürmediğiniz gibi, Din ve Allah inancını da politik malzeme olarak göstermekten çekinmediğinizi her Cuma günü kanıtladınız.
Cehaleti yaygınlaştırmanın, gerçek bilginin aksine kendinize olan Öz güveninizi artırdığını yasa dışı eylemlerinizle de ortaya koymuş durumdasınız.
Hukuk, Tarih, Sosyal bilimleri ve evrensel İnsan haklarını bilmemenizin Öz güven duygunuzu kabartması sizi Ulus Meydanına ve Çatma suç dosyaları ile Komutanlarımızı ve Bilim adamlarımızı ve hatta Gazetecilerimizi esir kamplarına doldurtmaya götürdü.
       Türk Halkının %92.07 oyla kabul etmiş olduğu ve 111 maddesinin de iktidarlarca değiştirildiği anayasamıza göre bu makama geldiniz ve bu anayasayı koruyacağınıza dair Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsüne çıkarak ant içtiniz.
Anayasamızı değiştirerek Üniter yapımızı bozmanız ve Türk değerlerini gölgeye çekmeniz bir anayasa suçudur. Sizi Ne Bay cemil çiçek ne dış destekçileriniz kurtarabilir.
Ünlü yemininiz de aşağıda.
Tövbe ayetlerini de üşenmeden aşağıya yazdım.
Sizi tövbe ve İstiğfara davet ediyorum.
Saygılarımla.























“Ancak tövbe edenler, (kendilerini) ıslah edenler ve (indirileni) açıklayanlar (a gelince); artık onların tövbelerini kabul ederim. Ben, tövbeleri kabul edenim, esirgeyenim. (Bakara 160)
Kendilerine apaçık belgeler geldiği ve elçinin hak olduğuna şahid oldukları halde, imanlarından sonra küfre sapan bir kavmi Allah nasıl hidayete erdirir? Allah, zulmeden bir kavmi hidayete erdirmez. (Al-i İmran 86)
Doğrusu, imanlarından sonra inkâr edenler, sonra inkârlarını arttıranlar; bunların tövbeleri kesinlikle kabul edilmez. İşte bunlar, sapıkların ta kendileridir. (Al-i İmran 90)
Ve ‘çirkin bir hayâsızlık’ işledikleri ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah’ı hatırlayıp hemen günahlarından dolayı bağışlanma isteyenlerdir. Allah’tan başka günahları bağışlayan kimdir? Bir de onla yaptıkları (kötü şeylerde) bile, bile ısrar etmeyenlerdir. (Al-i İmran 135)
İşte bunların karşılığı, Rablerinden bağışlanma ve içinde ebedi kalacakları, altından ırmaklar akan cennetlerdir. (Böyle) yapıp-edenlere ne güzel bir karşılık (ecir var.) (Al-i İmran 136)
Allah’ın (kabulünü) üzerine aldığı tövbe, ancak cehalet nedeniyle kötü yapanların, sonra hemencecik tövbe edenlerin(kidir.) İşte Allah, böylelerin tövbelerini kabul eder. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa 17)

Tövbe; ne, kötülükleri yapıp-edip de onlardan birine ölüm çatınca “Ben şimdi gerçekten tövbe ettim” diyenler, ne de kâfir olarak ölenler için değil. Böyleleri
1.        İçin acı bir azap hazırlanmıştır. (Nisa 18)

Allah, size açıklayarak anlatmak, sizi sizden öncekilerin sünnetine iletmek ve tövbelerinizi kabul etmek ister. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa 26)
Kim kötülük işler veya nefsini zulmedip sonra Allah’tan bağışlanma dilerse Allah’ı bağışlayıcı ve merhamet edici olarak bulur. (Nisa 110)
Ancak kim işlediği zulümden sonra tövbe eder ve (davranışlarını) düzeltirse, şüphesiz Allah onun tövbesini kabul eder. Muhakkak Allah bağışlayandır, esirgeyendir. (Maide 39)
Göklerin ve yerin mülkünün Allah’a ait olduğunu bilmiyor musun? O, kimi dilerse azablandırır, kimi dilerse bağışlar. Allah, her şeye güç yetirendir (Maide 39)
Ne zaman ki, erişebilecekleri bir süreye kadar, o iğrenç azabı üzerlerinden çekip-giderdik, onlar yine andlarını bozdular. (A’raf 135)
Onlar bilmiyorlar mı ki, gerçekten Allah kullarından tövbeleri kabul edecek ve sadakaları kullarından alacak O’dur. Şüphesiz tövbeleri kabul eden, esirgeyen O’dur. (Tövbe 104)
Tövbe edenler, ibadet edenler, hamd edenler, (İslam uğrunda) seyahat edenler, rükû edenler, secde edenler, iyiliği emredenler, kötülükten sakındıranlar ve Allahın sınırlarını koruyanlar; sen (bütün) mü’minleri müjdele. (Tövbe 112)
Ve rabbinizden bağışlanma dileyin; sonra O’na tövbe edin. O da sizi adı konulmuş bir vakte kadar güzel bir :-):-):-):-) (fayda) ile :-):-):-):-)landırsın ve her ihsan sahibine kendi ihsanını
2.        ersin. Eğer yüz çevirirseniz gerçekten ben sizin için büyük bir günün azabından korkarım. (Hud 3)
Haberiniz olsun; gerçekten onlar, ondan gizlenmek için göğüslerini büker. (Hak’tan kaçınıp, yan çizen)ler. (Yine) Haberiniz olsun; onlar, örtülerine büründüklerine zaman, O gizli tuttuklarını da açığa vurduklarını da bilir. Çünkü O, sinelerin önünde saklı duranı bilendir. (Hud 5)
Rabbiniz, içinizdekini daha iyi bilir. Eğer Salih olursanız, şüphesiz O da (kendisine) yönelip dönenleri bağışlayandır. (İsra 25)
Ancak tövbe eden, iman eden ve Salih amellerde bulunanlar (onların dışındadır); işte bunlar cennete girecekler ve hiçbir şeyle zulme uğratılmayacaklar. (Meryem 60)
Ancak tövbe eden, iman eden ve Salih amellerde bulunup davranan başka; işte onların günahlarını Allah iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayandır. Çok esirgeyendir. (Furkan 70)
Kim tövbe eder ve Salih amellerde bulunursa gerçekten o, tövbesi (ve kendisi) kabul edilmiş olarak Allah’a döner. (Furkan 71)
Azab size gelip çatmadan evvel, Rabbinize yönelip-dönün ve O’na teslim olun. Sonra size yardım edilmez. (Zümer 54)
“Hayır, benim ayetlerim sana gelmişti, fakat sen onları yalanladın, büyüklüğe kapıldın ve kâfirlere kapıldın ve kâfirlerden oldun.” (Zümer 59)
Böylece onlardan intikam aldık. Öyleyse bir bak; yalan sayanların sonu nasıl oldu? (Zuhruf 25)
Ülkelerden niceleri vardır ki, Rablerinin ve O’nun elçilerinin emrine gelip azmışlar, böylece bizde onları çetin bir hesaba çekmişiz ve onları benzeri görülmedik bir azabla azablandırmışız. (Tahrim 8)
Gerçek şu ki, mü’min erkeklerle mü’min kadınlara işkence (fitne) uygulayanlar, sonra tövbe etmeyenler; işte onlar için, cehennem azabı vardır ve yakıcı azab onlaradır. (Büruc 10)”

854/AHLAKSIZLIK VE MADRABAZLIK!

            OSMAN TÜRKOĞUZ
            osmanturkoguz@gmail.com
            İzmir;04 Kasım 2012.

                   AHLAKSIZLIK VE MADRABAZLIK!
         Amerika’da, Bonanza çiftliğinde, USA hesabına çalıştığını tüm dünyanın bildiği gözü yaşlı Fethullah Gülen adlı kimesne yine günün konusu oldu.
         Sandy adı verilen büyük bir kasırga Amerika’nın sahil yerleşim alanlarını harabeye döndürerek,Amerikan bombaları ile bombalanarak yerle bir edilen Müslüman şehirlerine döndürmüş.Bu fırsattan yararlanan Allah ve Din Madrabazımız bir dua yazarak Pensilvanya Eyaletinde bulunan evleri kapılarına astırttığı; bu nedenle Ulu tanrımızın yaratmış olduğu Tayfunun Pensilvanya’ya uğramadan geçtiği internet kanalı ile de ilan edilmiş! Ayeti Kürsü ile başlayan bu duayı Arap Alfabesiyle yazmış! Şimdi; önce bu belgeyi, sonra da Tanrımızın emrini hiçe saydıran dua palavrasını okuyunuz da  bizimkilerin kimlerin peşinden koştuklarını iyice anlayalım:18 Ağustos 2007  Cumartesi tarihli Vatan Gazetesinde yayımlanan bu Din Madrabazının vermiş olduğu bir vaazı okuyalım:”
         “KURAKLIĞIN NEDENİ GÜNAHLARIN ARTMASI…”
         “Amerika’da YAŞAYAN Fethullah Gülen,verdiği bir vaazda kuraklığın nedeninin küresel ısınma değil,insanların günahları olduğunu iddia etti.Türkiye’deki yağmur dualarının da yanlış yapıldığını savunan Gülen’in vaazı cemaatine yakınlığı ile bilinen Zaman gazetesinde yayınlandı.Gülen’in sellere ve kuraklığa ilişkin yorumu şöyle:”bugün dünyanın değişik yerlerinde ve ülkemizde bir kuraklık yaşanıyor. Ve bu,umumiyetle bir şeye bağlanıyor.Küresel ısınma.ama aynı zamanda diğer taraflarda bir çok bölgede yağmur yağıyor;seylâplar oluyor.Orada da yağmur Allah’ın rahmeti olarak yeryüzüne iniyor,ama bir vesileyle Allah’ın gazabına inkılap ediyor.bence meseleyi götürüp te eriyen buzullara,küresel ısınmaya fatura etmemeli.Evvela fatura edilecek  bizler varız,maalesef gaflet içindeyiz.Bin türlü günah işleniyor;ama biz tevbe=tövbe/ etmeyi düşünmüyoruz.”
         Vaazının sonunda;” Bizler varız!” demek suretiyle her türlü doğal felaketin sorumlusunun, Allah ve Din ile masum inanç sahiplerini aldatan, kendileri olduğunu kabul etmiş oldu.
Çok kere; Müslümanlar, gerçek olmayan şeylere, erenlerin, evliyaların olaylarda etki yaptıklarına inanmaları ve Allah’ın yarattığı kanunları bilmemeleri yüzünden geri kalmışlardır.”Dünya’da Müslümanların hali. S.9.Mısırlı bilgin Şeyh Raşit Rıza-Besim Atalay, Türk dili ile ibadet, S.108.
Bakınız şimdi;bu Riyakar ve Doğal olaylardan politikası için yararlanmaktan hiç sakınca görmeyen  Din sahtekârının mantığına.Amerika Birleşik Devletlerini kasırga ve kasırganın yaratmış olduğu felaket ve yıkımlar;Ulu tanrımızın Amerikan Ulusuna gazabının eseri olmaktadır.Öyle ya;dünya üzerinde nerede toplu kıyımlar,ırza geçmeler yapılmışsa içinde hep Amerika ve Amerikalılar vardır.Müslüman ülkeleri vahşice ve acımadan yakanlar,Müslüman ülkelerde karışıklık ve KARRGAŞA ÇIKARTANLAR HEP BU Amerikalılardır.PKK’YI yaratan ve her türlü desteği veren,Ülkemizdeki karışıklıklara da neden olan bu Amerika’dır.Sonracıma,Amerika’da ahlak ta çok bozulmuştur!Fuhuş ta artmıştır.Homoseksüellik te serbest olmuştur!Erkek erkekle,kadın da kadınla evlenebilmektedir. Ulusta;29 Ekim 2012’de Cumhuriyet Bayramlarını kutlamak için yürüyüş düzenleyenlere de AK polislerinin  şiddetle saldırma emrini BOP AS BAŞKANI olduğunu alenen söyleyen Sn. Recep Tayyib Erdoğan Beydir.BOP,aslında bir Amerikan bölme ve birleştirme projesidir.İçinde Amerika mı var!Yüce tanrımızın sabrı tükenir ve Amerikanın başına bu felaketi indirtir.Sonra;Amerika’da Başkanlık adaylarından Hüseyin Obama’nın gizli Müslüman olduğu söylenmektedir. Sen dinini mi saklıyorsun?Ulu Tanrımızdan gizli işler yapanların başına Ulu Tanrımız kasırgalar yağdırmaz mı?
            Fethullah Gülen’in vaazının mantığı budur. Ona, Hz.Muhamed’e verilen “Efendimiz!” Sıfatı onun Gayp bilgisi/İlmiLedüniyat/ nedeniyle midir?
            03 Kasım 2012 Tarihli Sözcü gazetemizde ve sayın Emin Çölaşan’ın köşesinde yayımlanan bu duadan bir kesiti yazdıktan sonra,belgelerin fotokopilerini de görebiliriz.
                        “PENSİLVANYA SENİNLE GURUR DUYUYOR!”
            “…Sandy Kasırgası  özellikle Newyork ve çevresini vurdu.Pensilvanya,Newyork’a komşu bir eyalet…ve Türkiye’ye dönemeyen Fethullah orada ikamet buyurmakta!Peki ama kasırganın Pensilvanya’daki etkisi ne oldu?Pensilvanya’nın bu işi ucuz atlattığını Fethullah’ın internet sitesinden öğrendik.Yapılan resmi açıklamanın başlığı aynen şöyle:
                        “146,Nağme. Sandy Kasırgası ve dua sığınağı.”
            Şimdi bu dua sığınağının nasıl olduğunu açıklamadan öğrenelim:
            “Sevgili arkadaşlar; öncelikle duyarlılığınız,dostluğunuz,nezaketiniz,geçmiş olsun mesajlarınız ve dualarınız için teşekkür ederiz!
            Sandy Kasırgası buradan da(Pensilvanya’dan da)geçti.Yetkililer bizim bulunduğumuz yerde ve Pensilvanya genelinde  de çok yıkım bekliyorlardı,ama Elhamdülillah korkulan olmadı.Muhterem Hocamız Ayet’ül Kürsü’yi başa koyarak bir dua yazdı.Bizler de bu duaları evlerin ve iş yerlerinin kapılarına astık!...Böylece hiçbir yıkım olmadı!!..”Hoca efendinin yazdığı dua metni ve açıklaması da aşağıda bulunmaktadır!

            Yazık olmuş Van depremzedelerimize ve yazık olmuş Ulus barikatlarına ve yazıklar olmuş Mavi Marmara da ölenlerimize. Yazık olmuş Hüseyin Barak Obama’nın Arap baharlarına!



EMİN ÇÖLAŞAN- SÖZCÜ 3 KASIM 2012


Pensilvanya seninle
gurur duyuyor!
ABD’nin doğusundaki eyaletlerde korkunç bir kasırga yaşandı. Vurdu geçti, ortalığı mahvetti. Orası Türkiye değil ki elektrik kesintilerine insanlar alışık olsun!.. Sekiz milyon kişi elektriksiz kaldı, evler yıkıldı, ağaçlar söküldü, ortalığı seller bastı, yaşam durdu, insanlar öldü ve kasırga geçti.
Maddi ve manevi hasar çok büyük.
Sandy Kasırgası özellikle New York ve çevresini vurdu.
Pensilvanya, New York’a komşu bir eyalet… Ve Türkiye’ye dönemeyen Fethullah orada ikamet buyurmakta!
Peki ama kasırganın
Pensilvanya’daki etkisi ne oldu? Pensilvanya’nın bu işi ucuz atlattığını Fethullah’ın internet sitesinden öğrendik. Yapılan resmi açıklamanın başlığı aynen şöyle:
“146. Nağme. Sandy
Kasırgası ve dua sığınağı.”
Şimdi bu dua sığınağının nasıl olduğunu açıklamadan okuyalım:
“Sevgili arkadaşlar
öncelikle duyarlılığınız,
dostluğunuz, nezaketiniz, geçmiş olsun mesajlarınız ve dualarınız için çok teşekkür ederiz.
Sandy Kasırgası buradan da (Pensilvanya’dan) geçti.
Yetkililer bizim
bulunduğumuz yerde ve
Pensilvanya genelinde de çok yıkım bekliyorlardı ama elhamdülillah korkulan
olmadı.
Muhterem Hocamız
Ayet-ül Kürsü’yi başa
koyarak bir dua yazdı. O metni hemen her taraftaki tanıdıklarımıza gönderdik. Duanın kopyalarını çoğaltıp evlerimizin kapılarına ve
bulunduğumuz mekânların sınırı olan ağaçlara astık.
Ayrıca yine Hocaefendinin ikaz ve irşadıyla (uyarısı ve doğru yolu göstermesiyle) hacet
namazları kılıp ilahi hıfza
vesile saydığımız niyazlara
(dualara) sarıldık.
Cenab-ı Allah’a sonsuz hamd-ü sena (şükürler) olsun ki, birkaç ağaç
devrilmesinden başka bizde ve tanıdıklarımızda hasar
meydana gelmedi.
Kıymetli Hocamız akşam
çay faslında bu meseleye de
değindi.
Bu “Nağmede” muhterem Hocaefendinin yazdığı duanın metnini ve yaptığı o açıklamayı bulacaksınız.”
HHH
Bu açıklamadan anlaşılıyor ki, New York’un hemen bitişiğindeki Pensilvanya eyaleti, o korkunç
kasırgadan kurtulmasını
Fethullah’ın bu dualarına
borçludur!
Obama bunu unutmamalı, Fethullah’ın heykelini en kısa zamanda uygun bir yere
diktirmelidir!
Boru değil bu, tarihin ey büyük kasırgası geliyor ve burada
gördüğünüz o muhteşem dua
sayesinde eyalete zarar vermeden geçip gidiyor.
Fethullah, duasının
böylesine etkili olacağını keşke bilseydi, keşke New York için de bir dua yazıp meteoroloji biliminin tüm
bilimsel tahmin ve
öngörülerini altüst etseydi!
Günün birinde Türkiye’ye
dönmeye yüreği yeterse, belki bizim için de dua eder, bütün doğal afetleri sıfırlamayı başarır!
Hatta birkaç duası ile
Suriye’deki Esad’ı bile devirir! Baksanıza, koskoca bir eyaleti duaları sayesinde kasırgadan
koruduğu resmen açıklanıyor.
Fethullah bu, her işi
başarır!
ABD, Fethullah’ın değerini bilsin yani!
Pensilvanya seninle gurur duyuyor!
ABD’nin doğusundaki eyaletlerde korkunç bir kasırga yaşandı. Vurdu geçti, ortalığı mahvetti. Orası Türkiye değil ki elektrik kesintilerine insanlar alışık olsun!.. Sekiz milyon kişi elektriksiz kaldı, evler yıkıldı, ağaçlar söküldü, ortalığı seller bastı, yaşam durdu, insanlar öldü ve kasırga geçti.
Maddi ve manevi hasar çok büyük.
Sandy Kasırgası özellikle New York ve çevresini vurdu.
Pensilvanya, New York’a komşu bir eyalet… Ve Türkiye’ye dönemeyen Fethullah orada ikamet buyurmakta!
Peki ama kasırganın Pensilvanya’daki etkisi ne oldu? Pensilvanya’nın bu işi ucuz atlattığını Fethullah’ın internet sitesinden öğrendik. Yapılan resmi açıklamanın başlığı aynen şöyle:
“146. Nağme. Sandy Kasırgası ve dua sığınağı.”
Şimdi bu dua sığınağının nasıl olduğunu açıklamadan okuyalım:
“Sevgili arkadaşlar öncelikle duyarlılığınız, dostluğunuz, nezaketiniz, geçmiş olsun mesajlarınız ve dualarınız için çok teşekkür ederiz.
Sandy Kasırgası buradan da (Pensilvanya’dan) geçti.
Yetkililer bizim bulunduğumuz yerde ve Pensilvanya genelinde de çok yıkım bekliyorlardı ama elhamdülillah korkulan olmadı.
Muhterem Hocamız Ayet-ül Kürsü’yi başa koyarak bir dua yazdı. O metni hemen her taraftaki tanıdıklarımıza gönderdik. Duanın kopyalarını çoğaltıp evlerimizin kapılarına ve bulunduğumuz mekanların sınırı olan ağaçlara astık. Ayrıca yine Hocaefendinin ikaz ve irşadıyla (uyarısı ve doğru yolu göstermesiyle) hacet namazları kılıp ilahi hıfza vesile saydığımız niyazlara (dualara) sarıldık. Cenab-ı Allah’a sonsuz hamd-ü sena (şükürler) olsun ki, birkaç ağaç devrilmesinden başka bizde ve tanıdıklarımızda hasar meydana gelmedi. Kıymetli Hocamız akşam çay faslında bu meseleye de değindi.
Bu “Nağmede” muhterem Hocaefendinin yazdığı duanın metnini ve yaptığı o açıklamayı bulacaksınız.”
* * *
Bu açıklamadan anlaşılıyor ki, New York’un hemen bitişiğindeki Pensilvanya eyaleti, o korkunç kasırgadan kurtulmasını Fethullah’ın bu dualarına borçludur! Obama bunu unutmamalı, Fethullah’ın heykelini en kısa zamanda uygun bir yere diktirmelidir! Boru değil bu, tarihin ey büyük kasırgası geliyor ve burada gördüğünüz o muhteşem dua sayesinde eyalete zarar vermeden geçip gidiyor.
Fethullah, duasının böylesine etkili olacağını keşke bilseydi, keşke New York için de bir dua yazıp meteoroloji biliminin tüm bilimsel tahmin ve öngörülerini altüst etseydi!
Günün birinde Türkiye’ye dönmeye yüreği yeterse, belki bizim için de dua eder, bütün doğal afetleri sıfırlamayı başarır! Hatta birkaç duası ile Suriye’deki Esad’ı bile devirir! Baksanıza, koskoca bir eyaleti duaları sayesinde kasırgadan koruduğu resmen açıklanıyor.
Fethullah bu, her işi başarır!
ABD, Fethullah’ın değerini bilsin yani!








 


853/MAGİNO HATTI DA YARILMIŞTIR SAYIN KOMUTANIM!


            OSMAN TÜRKOĞUZ
            osmanturkoguz@gmail.com
            İzmir;05 Kasım 2012
                   Sayın Komutanım; Magino Hattı da yarılmıştır!

            “FRANSIZLARIN ÜNLÜ MAJİNO HATTI YARILDI FRANSA DÜŞTÜ. HİTLERİN
ZİGFİRİT HATTI YARILDI ALMANYA DÜŞTÜ. SN.RECEP BEYİMİZİN HER TÜRLÜ ARAÇ,GEREÇ,BİBER
GAZI, BAY İ.N.ŞAHİN VE KENDİSİYLE TAKVİYELİ ARECEPKO HATTI
YARILDI, CUMHURİYET KAZANDI SN. RTE’NİN UMUDU BİR DÜŞTÜ Kİ PİR
DÜŞTÜ, ASLINDA BU UMUDU DA BİR DÜŞTÜ.!
            Bendeniz,  Salakça yaratılmaya  çalışılan olayları yazarak,yukarıdaki ileti yazımla bu fikrimi  adreslerime de iletmiştim.Sayın Bir Büyüğümüz;bendenizi ve tüm adreslerimizi uyararak:”Magino Hattı  düşmedi, kısa olduğu için Alman ordusu kuzeyinden dolaşmıştır!”Deyu uyardılar.MAGİNO HATTI DA YARILMIŞ ve DÜŞMÜŞTÜR KOMUTANIM!ARZ EDERM!Alman Ordusunun Belçika üzerinden Fransa’ya sarktığı nasıl bir gerçekse;Magino Hattının önündeki iki tümenlik Alman kuvvetinin  Magino hattını düşürmesi de tarihi bir gerçektir.
         Bendeniz Harp Tarihi dersi verecek durumda değilem!Ama,esas doğum tarihim,15 Mayıs 1930 olmasına karşın,hafızam beni de çok korkutmaktadır.Benim anlatmak istediğim şey:Her türlü hattın yarılabileceği gerçeğidir.Engeller,insanların yükselmesine yarar sadece ve dahi sadece! Ünlü bir Fransız da benimle aynı görüştedir.Saygılarımla.

İzleyiciler

Blog Arşivi