8 Ekim 2010 Cuma

191- "HANGİ YARASA ULAŞMIŞ GÜVERCİN'E?"


            OSMAN TÜRKOĞUZ
         osmanturkoguz@hotmail.com
         Çeşmealtı; 05 Ekim 2010.

                           
“HANGİ YARASA ULAŞMIŞ GÜVERCİNE?”

                                                        Oltaya takılan balık yem istemez!”
                                                                                              Rokefeller.

                                                        Hiç değilse arada uzaklara bak,
                                                         Bağıran sokaklara çık.
                                                         Dünyalar kuran elleri gör!”
                                                                                              Veysel çelik.

                                                        “Hangi Yarasa ulaşmış Güvercine?
                                                        Karanlığı taşıyorken sırtında?”
                                                                                    Mehmet Büyükçelik.

         Ünlü Rokefeller; İkinci Dünya Savaşının savaş meydanlarında kalan silah ve teçhizatlarını, Amerikan gemileriyle taşınmak koşuliyle, azgelişmiş ülkelere verilmesini, yukarıdaki sözleriyle önermişti.
Nitekim öylede, dedikleri gibi olmuştu. Amerikayla tanışmamız; Stali’in Boğazlarda üst istemesi ve dahi Kars, Ardahan ve Sarıkamış’ı istemesi, bizi Amerika’nın kucağına oturtmuştu.
Yeni Amerikan Başkanı Henry Truman’ın Sovyet Rusya’ya gözdağı vermesi ve Ünlü Missuri Zırhlısının Münir Erteğün’ün cenazesini İstanbul’a getirmesi, Kore Savaşına TBMM’NİN kararı olmadan katılmamız ve Nato’ya girmemiz yeni sahifeler açmıştı.
(5.700) kişilik bir Türk Tugayı; Kore’ye, Amerikan çıkarları için Şehit olmaya giderken, başka bir Asteğmen de, Paris’e, Nato karargâhına doğru gidiyordu. Bu Asteğmen, sonradan intihar eden, İpek Kravzer’in ilk eşi ve Adnan Menderes’in büyük oğluydu!
Sonra Amerikalılar askeri eğitim sistemimize el atarak, MEHMETÇİK adının OSMANCIK olarak geçtiği eğitim filmleri hazırlamışlardı. İş bu kadarla da kalmamıştı.
         Celal Bayar ve Adnan Menderes’in gayretleriyle de bir seri kanunlar hazırlattırılmıştı! 1954 senesinde; (6224) sayılı PETROL KANUNU, Amerika Birleşik Devletleri Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı G.B. Randall’ın yoğun çalışmalarıyla hazırlanmıştı.
Petrol Kanununa konulan: ”Bu kanun asla değiştirilemez!” Maddesi de Rahmetli ve Cennetmekân İsmet İnönü’nün gayretleriyle kanun tasarından çıkartılmıştı!
İkinci Abdülhamit te, Haydarpaşa-Bağdat demir yolunu yapan Alman Şirketine; demir yolunun sağ ve solundaki (20) kilometredeki her türlü toprakaltı ve toprak üstü servetlerimizin mülkiyet hakkını da vermişti.
         Yabancı Sermaye’nin Teşvik Kanunu da çıkartılmıştı. Petrol, Türkiye Devleti’nin tekelinden çıkartılmıştı. Petrol Kanununu Amerika Birleşik Devletleri Petrol Şirketleri Avukatı MAX BUL’UN üstün gayretleri! Çıkartmıştı.
         Mareşal Mustafa Kemal’in öngörüleri dinlenmiş olsaydı bu kepazelikler olur muydu? Bakınız; 06 Mart 1922 tarihinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsünden neler söylemişti:
         “EFENDİLER!
         “Avrupa’nın tüm ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi. Hâlbuki hangi istiklâl vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin? Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir!” Gazi Mustafa Kemal.
         Osmanlı Devletine xıx’uncu asırda giydirilmiş olan Eyalet sistemi Türkiye Cumhuriyetine de mükemmelen giydirilmiştir. Eylül ayında; gazetelerimiz iki gün ömrü olan bir haber geçmişti:
         Yugoslavya’yı bölen bir Amerikalı BÖLÜCÜ UZMANI DİYARBAKIR’A giderek Osman Başdemir ve diğer Kürt yöneticileriyle buluşup, görüşmüştür.
         Daha sonra da Sayın Recep Bey’den bir Anayasa dersi yazılı ve dahi sözlü basına yansıtılmıştır:
         “Bu Anayasa dar geliyor!” Bu Anayasa DON MU, GÖMLEK Mİ?
Sayın %64’ün dışında kalanlar?
        

İzleyiciler

Blog Arşivi